19 Nisan 2012 Perşembe

18 Nisan 2012 Çarşamba

İhmallerdeyim...

Şu sıralar blogu,hayatı ihmallerdeyim..Yorgunum,bitkinim..Sanki bahar çarpmış gibiyim.
Buralarda yokkene neler yaptım neler...!
Öncelikle morhipo'dan siparişlerimi göstereyim size..



 Hatırlarsanız eğer bu bardak altlığımın turuncusunu istemiştim ilk başlarda şimdik de evlilik yakınlığından ötürü bir de sevgilime istedim yeşilini..
                         

         Adam Şeklinde Nihale
         Bayıldm resmen..Farklı  şeyler çok hoşuma gidiyor.






Bunlar dışında çeyiz hazrlıkları tam gaz devam edrkene limangodan da ikea'dan ablamın aldığı ve benm çok hoşuma giden saklama kaplarının benzerlerinden sipariş ettim..Saklama kapları daha gelmedi.Beklemedeyim..
Çok kullanışlı olacağı kanaatindeyim.


Gel gelelim bu yoklukta neler izledim?
1-BLACK

2005 yapımı güzel bir hint/amerikan filmi.hayatını karanlıkta yaşamaya mahkum sağır ve kör bir kızın, öğretmeni sayesinde hayatın abecesini öğrenmesinin konu edildiği; dram yönünün sömürülmeyip sadece ortaya konulduğu, sürükleyici ve izlenesi bir eser. kızlarına belli kalıpların içerisinde baktıkları için başarılı olamayan bir aileye, öğretmen bakış açısının bolluğu ile karşılık veriyor ki bu sayede imkansızı-bu da asla öğrencisine öğretmediği bir kelime- başarıyor.
                                                                                
                                                                                                                 2-TEMPLE GRANDIN


Genç ve otizm hastası bir kadın dünyayı diğer insanlardan çok farklı olarak görmektedir. Hafızasına aldığı anlık olaylar ansızın gözlerinin önüne gelmekte ve bu durum ona, dünyaya çok daha derinlemesine bakabilme imkanı tanımaktadır. İnsanlarla diğer canlılar arasında yaşama dair bağlantılar kurabilmektedir. Onun bu iletişim becerileri Otizm kavramına çok daha farklı anlamlar yüklenmesine neden olur ve etrafındaki tüm insanlara bu becerileri ile yeni bir ufuk açma çabası içine girer. Ancak hayatı boyunca, kendisini çok farklı değerlendiren bütün bu insanlara unutamayacakları tecrübeler yaşatacak ve sevginin, merhametin ne demek olduğunu öğretecektir…
Temple Grandin’nin bu hikayesi gerçek bir hayattan alınma. Kendisi 1947 yılında Boston, Massachusetts’de doğmuş olan bir Otizm hastasıdır. Ancak hayata değer katma alanındaki çalışmaları ve özellikle hayvan içgüdüleri konusundaki başarılarıyla doktorasını tamamladıktan sonra, Colorado Eyalet Üniversitesinde profesörlük ünvanı almıştır. Aynı zamanda, filmde de anlatılacağı üzere; Hug Machine (Sarılma Makinesi) isimli bir ürün de icat etmiştir..
3- KORO
Film savaş sonrası Fransa'da 1949 yılında geçer. İşsiz müzik öğretmeni  gelen bir teklif üzerine yatılı erkek öğrencilerden oluşan bir okulda işe başlar. "Suyun Dibi"  adı verilen okulda tamamen birbirlerinden farklı karakterlerden oluşan ve oldukça asi tavırlar sergileyen genelde kimsesiz fakir öğrenciler bulunmaktadır. Okulun müdürü ise öğrencilere karşı oldukça sert davranmakta, hücre cezası ve dayak gibi acımasız cezalar vererek disiplini sağlamaya çalışmaktadır. Bu gibi cezalar ile hiçbir sonuca varılamayacağını düşünen Clement, cezaların caydırıcı olmak bir yana öğrencilere ispiyonculuğa özendireceğini ve aralarındaki çatışmanın artacağını düşünür. Aklına gelen en iyi çözüm, en iyi bildiği iş olan müzik sayesinde öğrencilere ulaşarak onlara farklı bir dünyanın kapılarını aralayabilmek olur.



Her filmi ayrı ayrı tavsiye ediyorum.Çünkü hepsi de birbirinden güzel filmler.

Ve izlediğim dizilerim....
1-GAME OF THRONES









         2-SEKSENLER

4 Nisan 2012 Çarşamba

Sizde mi böylesiniz?

Bugün annemle çarşıya çıktık..Amaç hem sinemaya gitmek hem de benim severek giydiğim batik'ten hırkanın varsa diğer renklerinden de almak..Siz de mi böylesiniz? Sevdiğiniz bir şey olunca onun serisini düzmeyince rahatlamayanlardan..Benim hep böyle olmuştur..Bir tişörtü,bir hırkayı çok beğendiysem mutlaka gider diğer renklerinden de alırım..Sanki alacak başka giysi kalmamış gibi..
Batikten yeşil hırka almıştım artık bu hırkamın saks mavisi ve koyu hardal sarısı da ben de mevcut..Ama kasada elemana hala başka rengi var mı diye de sordum?İhtimalleri de değerlendiriyorum yanii=)

2 Nisan 2012 Pazartesi

pazar filmi

Filmin Adı: Ejderhanı Nasıl Eğitirsin?
Gerçekten çok güzel.Animasyon sevnler için ve hatta sevmeyenlerin bile severek izleyeceği muhteşem bir film diyebilirim.Aslında düşman olarak gördüklerinizin gerçektenden de düşman olmadıklarını görüyoruz ..
Vikingleri konu alıyor ve bu filmi izleyince vikingler çizgi filmi aklıma geldi..
Kaba kuvvet bazen gerçekten her şeyi çözmüyor..
İİ seyirler